Grup-hepsi-resimleri.blogspot.com Blogumuzda Grup Hepsi İle İlgili Tüm Bilgilere Ulaşabilirsiniz.Blogumuzda Hİçbir Şekilde Şarkı İndirme Video İndirilme Yoktur.Blogumuza Cok Begendiginiz Blogumuzda Olmayan Yeni Yazı Veya Resimleri Göndermeniz İçin Buyrun Msn Adresimiz :wep_site@hotmail.comBu Adrese Göndermeniz Yeterli Olacaktır..Teşşekkür Ederiz-Grup Hepsi Ailesi
Diyorlar ki bize eninde sonunda hayat herkesi kuzulaştırırmış
Döve döve yola getirirmiş sonunda mutlaka uzlaştırırmış
Onların hiç aklı yok muymuş ha tekmili toptan salak mıymış
Baş kaldırmak sadece hayatı büsbütün zorlaştırırmış
Bizi de dövsün hayat
Bizi de yorsun varsın
Geciktirirler ancak
Durduramazlar
Geleceğe akar zaman
Korkan yerinde saysın
Bütün boşluklara sızar yeninin gücü azar azar
Bıkmadan,usanmadan,yaş alırken yaşlanmadan,pas tutmadan,yas tutmadan,eğilmeden,bükülmeden,ezmeden ezilmeden,kin tutmadan,kül yutmadan,tempo tempo tempo tempo
Tempo,Tempo,Tempo,Tempo
Forte,Forte,Forte,Forte
Yaşamak istiyoruz yaşıycaz hem de yasaksız bahçelerde
Tıpkı tören gibi tıpkı şölen gibi dolu dolu doya doya tamam mı
Çekirdeksiz üzüm,zeytin dalı,çiçek balı,kan portakalı tadında umut dolu hayat dolu peki ya siz devam mı?
Dururmu dünya döner
Kiminin yangını söner
Kimi anlam çoğaltır
Kimi anlam gömer
Su akar denizine kavuşur
Deniz okyanusuyla buluşur
Değişir herşey değişir
Daha oynanmadı son el
Bıkmadan,usanmadan,yaş alırken yaşlanmadan,pas tutmadan,yas tutmadan,eğilmeden,bükülmeden,ezmeden ezilmeden,kin tutmadan,kül yutmadan,tempo tempo tempo tempo
Ben seni öyle sevdim öyle sevdim Ben seni öyle sevdim böyle mi sevdim
Sıkıştırıp tıkıştırma beni depolaştırma Duygularım yok oldu yüreğimi nasırlaştırma Beni demoralize etme depolitize etme Her işten kaçar oldum beni illegalize etme
Ben seni öyle sevdim öyle sevdim Ben seni öyle sevdim böyle mi sevdim
Varsın bize vursun felek, ne çeyiz düzdüm emek emek Allah bildiği gibi yapsın
Böyle de nispet olmaz ki, seni gidi zalim yar Zorla da kısmet olmaz ki, seni gidi hain yar
Banane banane banane beni al,beni al, onu alma
Bende bu yetim kirazlar ala al dururken Tek başıma kara gecelerde zar zor uyurken Yar eteğimde çakallar kurtlar ulurken İçine sinerse senin de kıyametin gelsin
Banane banane banane beni al beni al, onu alma
neydi sorun anlatşimdi Davullu zurnalı düğün mü derdin? Gelin nerde peki? Boynuz yedi senin gibisini kim alı ki? Noldu canım zoruna mı gitti? Devir böyle aşkın yeni mi sekti? Ordan burdan şimdi de soldan Düelloya varım ama zaman bitti
Neden senle hiç durmadan tartışıp duruyoruz ki biz Bile bile üstüme gelmene ne gerek var Neden dostça ve insanca ayrılamıyoruz ki biz Ve bunca yaşanmış yılların da hatırı var
Eğer hergün bu işkence, eğer her gün bu karmaşa Eğer her gün bu kavgaya katlanırım sanıyorsan
Sen de yaz yaz yaz bir kenara yaz bütün sözlerimi Yanılırsam çık karşıma göster kendini Belki zamanla teker teker silinirler aklından Anlarsın ki boşuna geçmiş bunca zaman
Dört peynirli pizza Aç gel bunu kaçırma Herkes tadına hasta
Dört peynirli pizza Yanında kolada yolla Aman kilonu kolla Ekstra mozeralla
Tazesin lezzetlisin Daha ne istesin bu çılgınlar Sıcaksın bazen acısın Anlayan anlar panik olma Zekisin isteklisin Daha ne ister bu hayranlar Sosyalsin vizyonun var Doğru yoldasın sakın durma
Afiyet olsun Aç dünyan doysun Suyun bol olsun İç İç İç İç
Kaynanan sevsin Parmağını yersin Tatlı istersin Ye ye ye ye
********
4 peynirli pizza Aç gel bunu kaçırma Herkes tadına hasta (Çok mersi)
Dört peynirli pizza Yanında kolada yolla Aman kilonu kolla Ekstra mozerella
Afiyet olsun Aç dünyan doysun Suyun bol olsun iç iç iç iç
Kaynanan sevsin Parmağını yersin Tatlı istersin Ye ye ye ye
|iç iç iç iç dört peynirli pizza ye ye ye ye|
Afiyet olsun Aç dünyan doysun Suyun bol olsun İç iç iç iç
Kaynanan sevsin Parmağını yersin Tatlı istersin Ye ye ye ye
Bir varsın bir yoksun Anlık bir rüya Ye ye ye ye ye ye ye Çok sevdim Bayıldım Bitmez bu sevda
Denizli Konserinde Grup Mp3, Yıldız Asyalının ayrılmasından sonra Gruba yeni üye alarak konsere çıktı.
Yeni Grup üyesinin maskeli olması biraz ilgi çekici biraz da merak uyandırıcıydı. Hürriyet İnternet Sitesinde yer alan haber ise şöyle;“Yıldız Asyalı MP3 Grubundan kısa bir süre önce ayrılmıştı. Onun yerine gruba dahil olan yeni üye ise, ilk olarak Denizli konserinde sahneye çıktı. Grubun menajeri, ismini sır gibi sakladığı yeni elemanı sahneye maskeyle çıkardı. Üç kızdan kurulu MP3 grubu, kısa bir süre sonra dağılmanın eşiğine geldi. Üyelerden Yıldız Asyalı, grubun diğer iki elemanı Burcu Canbaş ve Seda Telciler‘i suçlayarak ayrılmıştı. Grup bir süre yoluna iki kişi devam etti, konserlere MP3 adıyla değil MP2 adıyla çıktı. Önceki gün Denizli konserinde ise sahnede üç kişi vardı. Teras Park Alışveriş ve Yaşam Merkezi‘nde yapılan konserde grup üyelerinden biri maskeyle sahnedeydi.
Yüzünü maskeyle kapatan MP3′ün yeni üyesi performansı ile Asyalı’nın yokluğunu aratmazken, isminin gizlenmesi de oldukça merak uyandırdı. Grubun menajeri, 10 gün içinde yeni üyeyi kamuoyuna tanıtacaklarını söyledi.“
KI KIŞIYE DÜŞEN MP3GRUBUNDA GÖREV ALMAK ÜZERE ÜÇÜNCÜ KIŞI, GAZETELERE VERILEN ILANLA ARANIYOR.
YILDIZ Asyalı’nın olaylı bir şekilde ayrılmasıyla iki kişiye düşen MP3 grubunda görev almak üzere üçüncü kişi, gazetelere verilen ilanla aranıyor.
Asyalı‘nın ayrılmasıyla iki kişi kalan MP3 grubunun solistleri Burcu Canbaş ve Seda Telciler, önceden yapılan anlaşmalar gereği sahneye çıkmak zorunda kalmışlardı. Bu konserlerde grubun üçüncü elemanı maskeyle sahneye çıkmıştı. Herkesin maskesini açmasını bekledikleri üçüncü elemanın gruba katılmayacağı, gazetelere verilen ilanla ortaya çıktı. Grubun menajeri, ilanla birlikte bir çok başvuru aldıklarını ve yakında üçüncü elemanın gruba katılacağını söyledi.Gazetelere verilen ilanda,“Üç Kişiden oluşan Grup MP3′e yetenekli, kendine güvenen, genç yıldız!!! adayı aranıyor.Başvurular: CV ve resimlerinizle birlikte info@onyapim.com ve info@magazintava.com / Tel: 0212 269 28 80 - 82″ metnine yer verildi.
Türk pop müziğinin önemli isimlerinden Mustafa Sandal ve Müzik piyasasına bomba gibi düşen Grup Mp3 Muhabbet Kart sponsorluğunda düzenlenen konserlerin Denizli ayağında, Teras Park’ta hayranlarıyla buluşu.
Sandal’ın öncesinde Grup MP3‘de kısa bir konser verdi.Ünlü sanatçı, Teras Park’a gelenleri iki saat boyunca hem dansları hem de şarkılarıyla coşturdu.
Teras Park’ta gerçekleşen bu önemli konser öncesinde Burcu Canbaş ve Seda Telciler‘den oluşan Grup MP3 de ilk albümlerinde yer alan parçalarıyla Denizli halkına keyifli dakikalar yaşattı.
Grup MP3, aynı gün Teras Park’ta düzenlenen imza günü ile hayranlarıyla bir araya geldi.
Hepsi kızları üçüncü albümleri “Hepsi Şaka” albümüyle sevenlerinin karşısına yeniden çıkıyor. MFÖ’den “Sakın Gelme”, Sezen Aksu’dan “Onu Alma Beni Al”, Bülent Ortaçgil’den “Beni Kategorize Etme”, Mirkelam’dan “Tavla” gibi şarkıları yeniden söyleyen Hepsi kızlarına bir de Kenan Doğulu’dan “Dört Peynirli Pizza” şarkısı gelmiş. Rakiplerinin olmadığını söyleyen kızlar, kendilerine işlerinden dolayı dayanabilecek erkek olmadığını da belirtiyorlar.
Kaçıncı albüm olacak bu? Eren: Tam iki senede hazırlandık ve üçüncü albümümüzle döndük.
Bu albümün, öncekilerden farkı var mı? Eren: Çok farkı var. Öncekiler “Hepsi 1” ve “Hepsi 2”ydi. Bunun adı bile farklı: “Şaka”! Şarkı sözlerinden dolayı bu adı verdik.
Çok neşeli müzikler mi, yoksa komik sözler mi var? Neden “Şaka”? Yasemin: Şarkı sözleri, şakayla karışık bazı şeyleri ima ediyor. Biz de gayet teatral ve komik bir biçimde okuduk parçaları.
Eren: Önceki albümlerde R&B tarzını kullanıyorduk. Bu albümü pop ağırlıklı yaptık. Biraz da elektronik müzik var. Bu arada daha da olgunlaştık tabii. Hepimiz çok geliştik. Bunun müziğimize de etkisi var.
Gülçin: Cover parçalar kullandık. Sadece bir tane yeni parçamız var.
Cover parçaların başarısı garanti midir? Neden yeni parçalar değil de, önceden söylenmiş parçalar? Eren: Bu parçalar bizim yıllardır, hep aklımızda olan ve en sevdiğimiz parçalardı.
Cemre: Aslında biz bu albümü bir ara albüm olarak düşündük. “İki buçukuncu albümümüz” diyebiliriz!
Eren: Parçaları oldukça değiştirdik. Eski hallerine benzemiyorlar artık. Bir de bu şarkılar çocukluğumuzun parçaları. Bu parçaların en güzel halleri zamanında yapılmış zaten. Biz sadece yorumumuzu kattık.
Cemre: Cover albümde başarı kesinlikle garanti değil. “Ben bu şarkıyı zaten biliyorum. Dinleyecek olsam asıl sahibinden dinlerim” diyenler olacaktır. Bizimki büyük bir risk. Ama biz bu albümü tamamen gülümseyen ifadelerle yaptık. Hiçbir endişemiz yok. İşin bu kısmına takılmıyoruz. Hayranlarımız bizim giydiğimiz ayakkabıdan, saçımıza taktığımız tokaya kadar her şeyi bilmek istiyorlar. Bu albümde seslendirdiğimiz parçalar da en sevdiğimiz şarkılar. Bunu da bilsinler istedik!
Eren: Seçtiğimiz parçalar dönemlerinin en sevilen şarkıları. “Biz ilk söyleyen şarkıcılardan daha iyiyiz” gibi bir şeyle de çıkmıyoruz ortaya. Bir iddia için yapmadık bu albümü.
Cemre: Evet bir iddia için yapmadık. Ama albüm çalışmaları bittiği zaman isimlere baktım, albümün kapağına baktım. “Şaka maka derken, güzel bir şey yapmışız biz” diye düşünmeden de edemedim.
Her şey ne kadar şaka da olsa, cover yaptığınız için eleştiri oklarıyla karşı karşıya kalacağınızı biliyorsunuz değil mi? Cemre: Dilin kemiği yok. Eleştirmek istedikten sonra her şeyi eleştirebilirsiniz. Bir konu hakkında bilgi sahibi olan ya da olmayan herkes zaten konuşuyor. Biz şuna dikkat ediyoruz: Kimin eleştirisinden bize yararlı bir şey çıkar, kim sadece laf olsun diye konuşmuş... Kimi dikkate alıp, almayacağımıza karar verecek kadar kafamız çalışıyor!
Müzik dünyasında tek olmak nasıl bir duygu? Gülçin: Tek olmanın avantajları var. Bunu önceden de hissediyorduk ve bunun getirdiği bir rahatlık vardı. Zamanla daha da rahatladık galiba! Keşke bizim de yarışabileceğimiz birileri olsa. Ama biz bekleriz!
İnsanı tembelleştirir mi bir zaman sonra bu durum? Gülçin: Evet.
Cemre: Bizim yarışımız sadece kendimizle. Buradaki 4 kız da gerçekten hırslı kızlar. Canımızı dişimize takıp çalışıyoruz. Bir yandan dans dersleri, diğer taraftan şan dersleri... Birileri çıksa da biz de gaza gelsek!
Eren: Biz her albümde farklı şeyler deniyoruz. Rakibimiz yok diye aynı şeyleri tekrarlamıyoruz. Çok daha iyisini yapmanın derdindeyiz.
Cemre: Bizim yaptığımızı yapabilecek biri çıksa tabii ki biz daha da iyisini yapmaya çalışırız. Fakat biz kendimizi dışarıya fazlasıyla kapattık. Kendimizi aşmaya çalışıyoruz çünkü. Kim ne yaparsa yapsın...
“Hepsi 1” adlı diziden sonra; “Bundan böyle şarkıcılığın yanı sıra oyunculuk da yaparım” duygusu geldi mi üstünüze?
Gülçin: Pek bilmediğimiz bir şeydi oyunculuk. Ama her bölümde daha da çok ısınıp, alışıyoruz.
Yasemin: Gülçin’in dediği gibi zamanla alıştık oyunculuğa. Hiç kolay olmadı baştan.
Cemre: Üstelik; “Oyunculuk yapıyoruz” diyecek kadar oyunculuk yapmıyoruz.
Gülçin: Oyunculuk bizim için yan iş. Şarkı söylüyoruz, dans ediyoruz... “Hepsi bir bütün” diye düşünüyoruz. Mesela müzikal yapmayı çok istiyoruz. Ama sadece oyunculuk yapmak gibi bir niyetimiz yok.
Dizi film sayesinde her hafta insanların evlerine konuk olmak sizce bir avantaj mı, yoksa dezavantaj mı?
Eren: Bir dolu konser verdik. Yabana atılmayacak dinleyici kitlemizin bir kısmının dizi sayesinde oluştuğuna inanıyoruz.
Gülçin: Artıları olduğu kadar eksileri de olduğunu düşünüyorum. Her hafta insanlar bizi ekranlarda gördükleri için özlememiş oluyorlar.
TV’deki müzik yarışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Eren: Yorumda bulunabilmek için izlemek gerek. Hiç izlemiyoruz.
Cemre: Benim gazetelerden takip ettiğim kadarıyla yarışmacılardan çok jüri üyeleriyle ilgili haberler yapılıyor.
Eren: Bu yarışmaların aynılarını yurtdışında da yapıyorlar. Ama oradan çıkan yarışmacılara albüm yapılıyor ve dünya çapında isimler oluyorlar. Türkiye’deki en başarılı yarışma bence dans yarışmasıydı.
Cemre: Her hafta jüri üyelerinin olaylarıyla sarsılıyor program. Orada yarışan yarışmacı ne yapsın da kendini göstersin!
Hepiniz çocukluktan beri arkadaşsınız. En iyi arkadaşların aynı zamanda iş arkadaşı olması nasıl bir duyguymuş?
Yasemin: Ben onları iş arkadaşım olarak görmüyorum. Yaptığımızı da iş olarak görmüyorum. Eğleniyoruz biz.
Eren: Biz iş arkadaşı olamayız ki! Öyle bir ruh haline de girmedik hiçbir zaman. Evet bir iş yapıyoruz. Para da kazanıyoruz. Ama ‘iş arkadaşı’ gibi bir kalıbın içine giremedik.
Cemre: İlk defa bize böyle bir soru soruluyor. Siz sormasanız, böyle bir şey aklımıza bile gelmezdi!
Sonuçta bir takım sözleşmeler imzalayıp, konserlere çıkıyorsunuz. Konser günü hastalanabilirsiniz, canınız istemeyebilir. Ama o konsere çıkmak zorundasınız. O zaman yapılan şey, zevk olmaktan çıkmaz mı?
Cemre: Konservatuarda senelerce klasik bale yaptık. Orada neredeyse askeri eğitimle yetiştirildik! Grubumuzun adını Hepsi değil de “Disiplin” koysak daha uygun olurmuş!
Yasemin: Okuldaki öğretmenimiz Rus’tu. O yetiştirdi bizi. Herhangi bir durumda kendi kendine; “Yapacaksın” diyorsun ve yapıyorsun.
İş ortamına girdikten sonra birbirinizle ilgili yeni şeyler öğrendiniz mi? Eren: Bu gruptaki herkes, birbirinin her türlü halini biliyor zaten. 100 katlı bir gökdelenin tepesine çıkalım. Orada hangimizin ne şekilde tepki vereceğini hepimiz biliriz.
Cemre: Bizim avantajımız şu; biz Hepsi grubu olarak toplanmadık. Biz zaten 4 yakın arkadaştık.
Gruba dışarıdan taze kan katılacak olsa tepkiniz ne olur? Eren: Tabii ki biz 4 kişiyiz. Dışarıdan biri girmek istese onun önce insani değerlerine bakarız. Bize yakışacak biriyse ona yabancılık çektirtmeyiz.
Cemre: Ne gerek var! Ben istemem başka birini.
Düzenimize uyacak erkek yok
Özel hayatlarınıza zaman ayırabiliyor musunuz? Gülçin: Özel hayatımız yok zaten. Özel hayat olarak duş aldığım ve çantamı hazırladığım zamanları söyleyebilirim.
Yasemin: Set 22.00’da bitiyor. Sonraki 2 saat bizim için özel hayat oluyor.
Cemre: Geçen akşam Yasemin’le Ortaköy’e gittik. Biraz dolaşalım istedik. Bizim yıllardır hem saçımızla, hem makyajımızla ilgilenen Ahmet Yıldırım tesadüfen taksiden indi. “Sizin bu saatte dışarıda ne işiniz var? Şimdi annelerinizi arıyorum” diye bize söylendi. Yoldayken aradı, gidip gitmediğimizi öğrenmek için bir daha aradı. 23 yaşına geldik. Saat 22.30 ve Ortaköy’de yürüyüş yapıyoruz. Olay bu yani! Eskiden ünlülerin röportajlarını okurdum. “Benim özel hayatım yok. Sadece çalışıyorum” derdi ünlüler. Bu cümleyi her duyduğumda; “Hadi lan oradan” derdim. Aaa! Bir baktım; gerçekmiş!
Biriniz aşık olsa düzen bozulacak mı? Eren: Bizim düzenimize ayak uyduracak bir erkekle karşılaşamadık daha!
Yasemin: Olan da zaten durmuyor, gidiyor!
Cemre: “Ne yani benimle buluşmak için ajandana mı bakacaksın” şeklinde diyaloglardan sonra özel hayat kalmıyor!
Eren: İşimiz bizim için o kadar önemli ki; “Sevgilimizi çağıralım da bari işte görüşelim” de demiyoruz.
Peki istikrarlı sürdürebilen oldu mu hiç ilişkisini? Eren: 4 yıl sürdürdüm. Ama sonra o da bitti.
Gülçin: Ben avantajlıydım. Hepsi grubu oluşmadan önce başlamıştı bizim ilişkimiz. O yüzden ancak iki buçuk yıl dayanabildi bana! “Sen istediğinde mi buluşacağız” ya da “Hep sana mı uyacağım” diye yakınıyorlar. Erkekler bu durumu kaldıramıyor.
Cemre: “Ne demek senin işin var! Benim de işim var o zaman” şeklinde söyleniyorlar.